Yine Deprem Oldu
Yine deprem oldu, yine birliğimizin ne kadar güçlü-parçalanamaz olduğunu gösteren hadiseler yaşanıyor: Resmi-sivil bütün ülke seferber olmuş, yürekler zelzelede, diller duaya tutunmuş, eller yardıma uzanmaya çalışıyor, yeni ev anahtarları sunuluyor, kardeşlik sofraları kuruluyor,.. Göçük altındaki Azize’yle iletişim kuran iyilik meleği, diğer yaralıyla iletişim kurabilmek için, ırkçı mahkeme jargonuyla söylersek, bilinmeyen bir dile (!) başvuruyor; göçük altından kurtarılan yaralı bir hanım, “Mahmut dediğim o çocuk, hani biz Suriyelilere taş atarız ya, o çocuk tırnaklarıyla kazıya kazıya, elleri paramparça, beni oradan çıkardı!” diyor, minnetle… Yıllar önce Erzincan’da, Marmara’da, Van’da,.. benzer, nice iyilik, güzellik, fedakârlık,.. yaşandı, şimdi yaşanıyor ve yaşanacak… Hepsinin başımızın üstünde yeri olduğunu bilelim ama ötesine de gözümüzü yummayalım ki iskeletine insan derisi giydirip aramıza karışmış şeytanların askerleri olmayalım:
Erzincan’da, Marmara’da, Van’da,.. nice kötülük, çirkinlik, istismar,.. yaşandı, şimdi yaşanıyor ve yaşanacak… Dimdik ayakta duran binaların arasına kum gibi yığılan binalar, tuz buz olan kolonlar, kirişler,.. Sorumluluğunu yerine getirmeyen müteahhitler, mühendisler, idareciler, mahkemeler,.. onları affedenler, affı ranta çevirenler,.. kötülüğü ötekine-iyiliği cemaatine, partisine,.. yamamaya çalışanlar,..
Bunlara göz yumdukça, yapmamız gerekenleri yapmadıkça insanlığımız sözde, şeytanlığımız özde kalmaya devam edecek…
Allah hayatını kaybedenlere rahmet eylesin, yaralılara ve travma geçirenlere şifa versin-huzur versin, yakınlarına sabır versin; bizlere de akıl fikir, ihsan, izan, ilim, liyakat, basiret,.. versin!
Kısa ve öz: Adalet bilinci, âdil devlet, âdil toplum yoksa var olan hiçbir iyilik-güzellik etkin-yaygın olamaz ve olmayınca da o topluma iyi toplum denemez, maalesef!
İyi bir toplum amacımız varsa nefreti de hamaseti de koyup bir kenara, her şeyimizi vuralım adalet terazisine ve düzelmezse birçok şey, kurşuna dizin bu şarlatanı!..