Gitmez mi Olaydım?..
Akü Fabrikası’nın girişindeki analar, kadınlar ve çocuklar anısına yapılmış anıt… İçeride tecavüze uğradığı için intihar eden kızın ağaca asılı fotoğrafı… O günden beri beynimin dalına asılı kurbanın cesedi yüreğimde sallanıp duruyor… Fotoğrafını çekenler benim iğrenç yüzümü çekiyor gibi… Aynı binanın duvarlarında nü resim/grafiti çalışması… İğreti, alçak, ikiyüzlü, iğrenç insanlık… Bugün, Anneler Günü… (Tanrılara adanan gün… İngiltere’de hizmetçi kadınlar için Anneler Pazarı ve Kilise Ana… Boston’da Julia Ward Howe’ın Anneler Günü’nü barışa adayarak kutlaması… Mayısın ikinci pazarı: Philadelphialı Ana Jarvis’in anasının ölüm yıldönümü… Annesinin bağlı bulunduğu kilisede ilk kutlama…1914: ABD’de resmi kutlama kararı; 1. Dünya Savaşı… Almanya’da ilk, Nazi rejimince kutlanma…) Kudüs, Halep, Srebrenitsa… Suriye’de Anneler Günü… Mülteci anneler… Organ mafyası… Baba… Ölü Deniz ve çocuk… Ölü Çocuk ve deniz… Sahile vuran insanlık… Bahar ve karıncalar… Kafatasını sarmış karıncalar gibi kelimeler… Ey Avrupa!.. Ey!.. Uygarlık yolunu kana bulayan şoförler… Ne “nokta”sı?.. İki noktanın solunda insanlık, sağında kâinatın en aşağılık yaratığı… Ya meleklerden üstün olma?.. Kum ve kum tanesi… Ey çocukken ölenler, ne olur bizim için dua edin! (Srebrenitsa, 14.5.2017)